Yusuf ALİOĞLU Dayvun, Dayvun, Dayvuno / Day Qırbun Çımun Siyuno
Yazı Detayı
18 Ocak 2021 - Pazartesi 16:13 Bu yazı 12156 kez okundu
 
Dayvun, Dayvun, Dayvuno / Day Qırbun Çımun Siyuno
Yusuf ALİOĞLU
 
 

Babacığım.

 

Köyümüzün kültür arşivi, Çapakçur’un sempatik esnafı, folklorumuzun duayen ismi, sevenlerinin ‘ali abi’si değerli babam H. Ali Burtaşkıray hakkın rahmetine yürüdü.

 

Babamın 1942’de Çölek’te başlayan ömür serencamını ‘emek, sanat ve muhabbet’ kelimeleri ile özetleyebilirim.

 

Henüz 10-12 yaşlarında Diyarbekir’de inşaatlarda çivi toplayarak, lokantalarda günlük 2 liraya masalarda kullanılmış bardakları toplayarak başladı emek serüveni.

 

“Yememiştir hiç kimse elinin emeğinden daha hayırlısını' diyerek ömrünün sonuna kadar da hep emeğinin karşılığı ile geçindi.

 

Emekçi kişiliğinin yanında o, tam bir sanat adamı idi. Daha çocuk yaşlarında babasından öğrendiği folklor ve oyun tutkusu hayatının tarzı haline gelmişti. Bir yandan iaşe endişesi ile sabah namazını müteakip başlayan iş hayatının yoğunluğu diğer yandan köy köy, mahalle mahalle gezip, yumurta topuklu sivri burun ayakkabısı, özel olarak diktirdiği şalvarı ve bir başka folklor efsanesinden hediye aldığı kuşağı ile sanatını icra eder, Delilo'dan Gövend'e, Çepik'ten Harrani'ye seyirlik ziyafet sunardı.

 

Yüzlerce Zaza’ca düğün türküsü bilir, onlarca oyun, ritmik hareket ve figürü ustalıkla sergilerdi.

 

Günlerce süren köy düğünlerinin ya da şehirdeki sokak ve sonraları düğün salonlarındaki düğünlerin aranan ismiydi. Mikrofondan önce onun adının ısrarla anons edilişini ve sahneye davet edilişini unutamam. Davul zurna ya da kaval onunla ayrı bir çalar, oyuncular onun sinerjisi ile ayrı bir havaya girer, izleyiciler vücut dilini ustaca kullanan bu efsaneyi izlemeye doyamazlardı. Oyunun en heyecanlı anında mendilini havaya atıp iki diz çöküşü sonrası havadaki mendili yeniden tutması onunla özdeşleşen unutulmaz karelerdendi.

 

Bütün ustalarda gördüğüm bir ayrıntıya onda da ziyadesiyle şahit oldum. Ruhuna yuva yapan folklor aşkı uğruna işyerini ihmal eder, ekmek teknesi zarar görür, işleri kötü giderdi. Ama bunlar asla sanatçı kimliğinin önüne geçmez, asla duygularının yönünü değiştirmezdi.

 

Halk Eğitim Merkezi adına kurduğu ve zamanında çok büyük işlere imza atan folklor ekibi hala efsane ekip olarak anılır.

 

Yurt içinde ve yurt dışında sayısız programa, festivale, belgesel çekimine, yarışmaya katıldı. İki Türkiye birinciliği ve bir Türkiye ikinciliği hediye etti memleketine.

 

Evet. O, aynı zamanda bir gönül eri idi. Konuşmayı, dinlemeyi, muhabbeti ziyadesiyle severdi. Köyün kültür arşivi gibi geniş bir anı yelpazesine sahipti. Hafızası güçlüydü. Büyüklerinden duyduğu anekdotları, hatıraları, önemli olayları kendi çeşnisini de katarak büyük bir ustalıkla anlatırdı.

 

Şehrin tarihine şahitlik edecek, aşağı çarşıdan yukarı çarşıya şehrin nabzını tutacak zihinsel, sözlü dökümanları vardı. Şehrin ilk terzisi, ilk zabıtası, helvacısı, nalbantı, hamalı, kamyoncusu, belediye başkanları ve diğer önde gelenleri hakkında hayran bırakan dolu dolu bir koleksiyonu vardı.

 

Ama gün oldu, o da her fani gibi ömrünü tamamladı ve rabbine yürüdü.

 

Saf, duru, sahih bir akidesi vardı. 1950’lerde ilkokulu bitiren babam, soran, sorgulayan, kurcalayan, eleştiren bir akıl formatına sahipti.

 

İşyerine gelen medrese hocalarına çay-kahve ikram eder, bu arada aklına takılan sualleri bir bir sıralardı.

 

Şahitlik ederim ki, asla tekasür burgacına tutulmadı. Gönül zenginliği, sohbet seyahatleri, kavalın yanık sesi, türkülerin doyulmaz tadı onda dünyalık biriktirmeye yer bırakmamıştı zaten.

 

Günü yaşayan, kalbi ağzında bir insandı. Yarınlar için komplike planlar yapmaz, duygularını doğruca ifade ederdi.

 

Doğup büyüdüğü topraklara şiir tadında bir tutkuyla bağlıydı. Çocukluğunun geçtiği dağları, bayırları, soğuk suları, serin gölgeleri anlatmaya doyamazdı. İnsan canlısıydı; arkadaşlarını, komşularını, köyün büyüklerini ayrıntıları ile aktarır; mizah ve trajedi üslubunu görülmemiş bir ustalıkla dengeler, saatlerce süren sohbetleri ara vermeden devam ederdi. Bu anlamda Zaza’ca sözlü edebiyatının önemli temsilcilerindendi diyebiliriz.

 

Yüzünü hep eski olandan yana tuttu. Eski dostluklar, arkadaşlıklar, paylaşımlar onulmaz bir sancı olarak kaldı onda. Modern olanın ayrıştıran, tekleştiren, uzaklaştıran, yabancılaştıran taraflarına hep mesafeli durdu.

 

Evet Cemal Süreya. Benim de babam öldü.

 

‘Şimdi babasız kalmış çocukların ıssızlaşmış gözleri ile bakıyorum’ etrafa.

 

‘Babam, ağabeyim, kardeşim, arkadaşım!’ Yalnız onun elini öpmek için eğilen başım, şimdi hangi rüzgarlara savuracak kalbimi Nazım.

 

Şimdi baba yokluğunun hüsranıyla yaraları dağlama zamanıdır şairim.

 

Babacığım…

 

Kalemi günün birinde vefatın üzerine tutacağımı hiç düşünmemiştim.

 

Alemlerin rabbi olan yüce Allah, seni rahmeti ve mağfireti ile kuşatsın.

 

Mekanın cennet olsun.

 

“Day bego wuno, day miro şuno / Day havaro derde mı gıruno…”

 
Etiketler: Dayvun,, Dayvun,, Dayvuno, /, Day, Qırbun, Çımun, Siyuno,
Yorumlar
Yazarın Diğer Yazıları
21 Ekim 2025
Bendeki Notlar -12- ‘Çocuk Kalsaydı Büyüklüğüm’
436 Okunma.
09 Ekim 2025
Batı’da Şehir Tarihçiliği
871 Okunma.
04 Ağustos 2025
‘Yıkın Efendiler, Yıkın!’ -2-
1778 Okunma.
14 Mayıs 2025
“Ağlasam sesimi duyar mısınız, Mısralarımda…”
1059 Okunma.
22 Nisan 2025
'İNSANIN DÖRT ZİNDANI'
5031 Okunma.
16 Mart 2025
ŞEBBİHALAR HER YERDE
708 Okunma.
09 Mart 2025
'BİR DEĞİRMENDİ BU DÜNYA'
765 Okunma.
08 Eylül 2023
Boşuna değildi boş olmayan hiçbir şey!
3084 Okunma.
17 Ağustos 2023
Köprüler ve Çamurlu Sular
2412 Okunma.
13 Temmuz 2023
Biriktirdiklerim-7-
2205 Okunma.
27 Mayıs 2023
Bingöl’ün Referandum Karnesi
2559 Okunma.
07 Mayıs 2023
Bingöl’de Genel Seçimlere Katılım Oranları (1950-2018)
1764 Okunma.
29 Nisan 2023
1920-2018 Yılları Arasında Bingöl’ü Parlamentoda Hangi Partiler Temsil Etti?
1492 Okunma.
24 Nisan 2023
Bingöl Yakın Siyasi Tarihinde Seçmen Davranışları (1939-2018)
2342 Okunma.
11 Nisan 2023
Siyasetin ‘Hayret’ Makamı Var Mıdır?
2133 Okunma.
05 Nisan 2023
Estetiğin Tükenişi Vicdanın Tükenişidir
1545 Okunma.
23 Mart 2023
“Ben de adayım”
1764 Okunma.
18 Şubat 2023
Şiirin Güncesi -11: “Ben Yokum”
2064 Okunma.
18 Şubat 2023
‘Cansız Bedene Ulaşıldı’ Ne Demek?
1328 Okunma.
18 Şubat 2023
“Ya Bu Defa da Seçilemezsem!”
1477 Okunma.
18 Şubat 2023
Biriktirdiklerim-6
1353 Okunma.
18 Şubat 2023
‘Konfor Ruhun Bataklığıdır’
1590 Okunma.
08 Kasım 2022
Engerek Soyu
2039 Okunma.
16 Eylül 2022
Masanın Ötesi ve Berisi Ya da Sosyolojimizin Metafiziği
3514 Okunma.
05 Eylül 2022
Tatlı Zehirli Sulara Alışanlar İflah Olmaz Mı?
2163 Okunma.
22 Ağustos 2022
Nazar Değmemiş Kapaksız Kitaplar
2895 Okunma.
02 Ağustos 2022
Libası İdrarlı Adamlar
2741 Okunma.
27 Haziran 2022
“Hayatın Anlamı” Nedir?
3977 Okunma.
21 Haziran 2022
‘Ey kötülük!’
2334 Okunma.
24 Mayıs 2022
Şiirin Güncesi 10: “Sonsuz ve Öbürü”
3144 Okunma.
05 Mayıs 2022
'Sıkıntı yok!'
2805 Okunma.
19 Nisan 2022
Düğümlere Üfüren Mühendisler Zamanı
2923 Okunma.
08 Nisan 2022
Bendeki Notlar 11: ‘Şehir Sineması’
2632 Okunma.
20 Mart 2022
Hakikate Tanıklık Nedir?
2598 Okunma.
03 Mart 2022
‘Tüm İnsanlığa Açık ve Ücretsiz Gösteri’
2963 Okunma.
09 Şubat 2022
Bendeki Notlar 10 “Kültür ve Sanat Merkezleri: Sinema, Kırtasiye, Park”
4522 Okunma.
13 Aralık 2021
Frankfurt'ta Bir Haşimi
6895 Okunma.
17 Kasım 2021
Nurettin Topçu’nun Gördüğü ‘Taşralı’
5029 Okunma.
09 Eylül 2021
Harf Eken Kelime Biçer
5850 Okunma.
24 Ağustos 2021
Bir Mütevazi Monologdan Arta Kalan Sualler
3722 Okunma.
24 Haziran 2021
Çekilin aradan, maradan...
5572 Okunma.
15 Haziran 2021
'Biraz da ben konuşayım'
4428 Okunma.
28 Mayıs 2021
‘Apaçık’ Şiir
4590 Okunma.
06 Mayıs 2021
“Şehir’dir adım; kimlik alır, kimlik veririm.”
4772 Okunma.
22 Nisan 2021
Kitaplar Dolusu Susmak...
3754 Okunma.
16 Nisan 2021
Zamanın İdrak Sarkacına Merhaba
3405 Okunma.
23 Mart 2021
Söz Düşerse Ne Kalır Geriye?
4747 Okunma.
22 Aralık 2020
Biriktirdiklerim -5-
2578 Okunma.
10 Aralık 2020
Biriktirdiklerim -4-
3034 Okunma.
04 Aralık 2020
Biriktirdiklerim -3-
3269 Okunma.
30 Kasım 2020
Parayı Nereye Yatırmalı?
3049 Okunma.
26 Kasım 2020
Biriktirdiklerim -2-
3427 Okunma.
16 Kasım 2020
Biriktirdiklerim -1-
3485 Okunma.
19 Ekim 2020
Ne Zaman Reşit Olacağız?
4720 Okunma.
Haber Yazılımı