Hasan TOSUN GÖLÜN AYNASINDA ZAMAN
Yazı Detayı
16 Ekim 2025 - Perşembe 09:30 Bu yazı 101 kez okundu
 
GÖLÜN AYNASINDA ZAMAN
Hasan TOSUN
 
 

Ben Bingöl’üm.

Bin gölümle, bin taşımın değerinde yaşarım.

Beni “şehir” diye çağırdılar, ama ben bir hafızayım.

Rüzgârın kulağına fısıldadığı her ismi, karların örttüğü her hikâyeyi saklarım.

Benim için zaman, dağların gölgesinde büyüyen bir çocuktur hiç yaşlanmaz, sadece susar.

Yıl 1936’ydı.
.
Devletin haritalarında yeni bir isim belirdi: 

Bingöl.

Oysa ben o zamandan çok önce vardım.

Ben, dillerin değiştiği ama türkünün aynı kaldığı bir yerim.

O yıllarda insanlar taş evler yaparken, ben onların kalplerindeki sözleri dinledim.

Beni kuranlar toprağımı elleriyle kazdı, özümü onların kalbinde gördüm.

Bir çocuk ağladığında göllerim bulanıklaşır, biri sevindiğinde dağlarım yankılanırdı.

İşte ben buyum hisseden bir coğrafya.

Yıllar aktı.

Dağlarımın eteklerinde çocuklar doğdu; biri Zelal, biri Engin.

İkisi de ışıktı; biri su gibiydi, biri rüzgâr.

Ben onları göl kenarında tanıdım.

Zelal çimenlere oturur, gökyüzünü dinlerdi. 

Engin taşlardan kule yapar, her taşın üstüne bir isim koyardı.

Bir gün bana sordular:

“Bingöl, biz kimiz?”

Ben cevap vermedim, çünkü bazen sessizlik en doğru cevaptır.

Rüzgârı üzerlerine gönderdim. 

Rüzgâr, dağların dilini bilir; onlara ait oldukları yeri kalplerine fısıldadı.

Zaman ilerledi.

Beni sevenler göç etti.

Bazıları şehirlere, bazıları ülkelere, bazıları ebediyete…

Ben ise kaldım göllerimin berraklığında.

Her gidenin ardından bir taş soğudu, bir ot kurudu, bir yol sessizleşti.

Ama çocuklarımın adımları yankılanır hâlâ.

Zelal büyüyüp öğretmen oldu; çocuklara okumayı öğretirken, kalbinde hâlâ Sağyer Deresi'nin su sesi vardı.

Engin uzaklara gitti; betonun arasında kayboldu, ama bir gün rüyasında gölümü gördü.

Uyandığında anladı:

Bir yer, sadece doğduğun yer değil;
seni hatırlayan, adını unutmayan yerdir.

Yıllar 1980’leri, 1990’ları geçti.

Ben değiştim, özüm değişmedi.

Şehir oldum, betonla tanıştım, her sabah dağlarımın alnına düşen sis hâlâ aynıydı.

Rüzgârın sesinde hâlâ o iki çocuğun gülüşü vardı.

Sonra 2000’ler geldi.

Teknoloji, beton, ışık…

Ama çocuklar hâlâ göllerime taş atmayı seviyordu.

Her taş, geçmişle gelecek arasında bir köprüydü.

Ben her halkayı izledim, her dalgada bir hatıra gördüm.

2025'teyim.

Bir sabah güneş, Karlıova'mın iki bin yedi yüz metre yüksekliğinde Şerafettin Dağları'mın
ötesinden doğarken Zelal ve Engin geri döndü.

Aklaşmış saçlarına yılların yorgunluğu sinmişti.

Çocuklar getirmişlerdi yanlarında yeni sesler, yeni umutlar.

Onları göl kıyısına götürdüm.

Suların üzerinde eski bir taş, üzerinde solmuş harflerle yazılıydı: “Biz buradayız.”

Zelal diz çöktü, taşın üzerindeki yosunu temizledi.

Engin göle baktı,titreyen sesiyle dedi ki:

“Bingöl, biz seni hiç unutmadık.”

Ben rüzgârla cevap verdim:

“Siz beni hatırladıkça ben varım.

Çünkü aidiyet, sahip olmak değil;
bir yere ses verdiğinde, o yerin sana yankı vermesidir.”

O an, çocuklardan biri sordu:

“Bingöl nerede?”

Zelal gülümsedi:

“Kalbinde, evladım.”

Ben o sözü coğrafyama kazıdım.

Çünkü aidiyet, ne doğduğun yer, ne de yaşadığın yerdir.

Aidiyet, hatırlandığın yerdir.

Ben Bingöl’üm sizi hatırlayan, sizi bekleyen, sizi çağıran bir şehirim.

Her taşımda bir hikâye, her gölümde bir yüz var.

Zelal’in gülüşüyle, Engin’in hüznüyle ben tamamlanırım.

Ve siz - çocuklar, torunlar, yeni sesler —
benim hafızamın devamısınız.

Ben Bingöl’üm.

Dağlarıma sığınan her kalp, bir hikâyedir.

Göllerime düşen her damla, bir isimdir.

Aidiyet, bir coğrafyanın değil, bir hatıranın mirasıdır.

Ben o hatırayım.

Ve siz, benim hiç bitmeyen masalımsınız.

 
Etiketler: GÖLÜN, AYNASINDA, ZAMAN,
Yorumlar
Yazarın Diğer Yazıları
30 Ekim 2025
O’NUN YANLIZLIĞI
50 Okunma.
23 Ekim 2025
ŞELALENİN DÜŞÜŞÜ KADAR GÜR, GÖYNÜK SUYU KADAR DERİN
95 Okunma.
07 Ekim 2025
GÖLGE NE KADAR UZUNSA, IŞIK HEP GEÇ KALIR
125 Okunma.
29 Eylül 2025
SESİMİ DUYAN VAR MI?
91 Okunma.
18 Eylül 2025
KİĞI'NIN KADERİNE DOKUNAN HİKMETLİ EL
160 Okunma.
13 Eylül 2025
Bingöl ve 7 Kardeşi
226 Okunma.
08 Eylül 2025
Ali ATAMIŞ'IN ARDINDAN - SESSİZCE GİDEN BİR IŞIK
355 Okunma.
05 Eylül 2025
TEMİZ SUYA ERİŞİM, İNSAN OLMANIN ASGARİ ŞARTIDIR
151 Okunma.
01 Eylül 2025
VİCDAN ve MERHAMET HERKESE NASİP OLMAZ
176 Okunma.
21 Ağustos 2025
Aynalara Bakalım
289 Okunma.
28 Mayıs 2025
SEÇİLMEK BİR ÇOĞUMUZUN YÜREĞİNDE BİR UKDE OLARAK KALDI
376 Okunma.
25 Mayıs 2025
ÇOK UZAKTA ÇOK YAKINSIN
322 Okunma.
20 Ekim 2023
MUHTAR, MAHALLENİN GÖREN GÖZÜ, DUYAN KULAĞI, KONUŞAN SESİDİR.
1776 Okunma.
02 Ekim 2023
VASİYETNAME - ÖĞÜT -
1505 Okunma.
20 Eylül 2023
YEĞLEMEK
1407 Okunma.
13 Haziran 2023
GERÇEK İYİLİK , YARDIM EDİLENİ MİNNET ALTINDA BIRAKMAYAN İYİLİKTİR.
7127 Okunma.
23 Mayıs 2023
UNUTMUŞTUK SİZLERİ, BİZLERİ BIRAKIP GİTTİĞİNİZİ
3409 Okunma.
01 Mayıs 2023
BİNGÖL GELECEK NESİLE BORCUNU ÖDEMEKLE MÜKELLEFTİR.
3954 Okunma.
06 Nisan 2023
AYNI YERDE DURUYORUZ UNUTMA,HATIRLA.
4564 Okunma.
20 Mart 2023
MEBUS OLMAK İSTİYORUM.
4608 Okunma.
15 Mart 2023
YÖNETİŞİM
3914 Okunma.
16 Şubat 2023
KIRILAN YÜREĞİMİZİN ve BENLİĞİMİZİN FAYLARI AYNI ZAMANDA.
4744 Okunma.
23 Ağustos 2022
TEMİZ BİNGÖL BİZİM ELLERİMİZDE
9837 Okunma.
08 Ağustos 2022
BİNGÖL'DE SATRANÇ
7280 Okunma.
02 Ağustos 2022
SÖZÜN DEĞERİ
6808 Okunma.
26 Temmuz 2022
BİR GÖÇ DAHA NOKTASI (.) OLMAYAN "ÇOK UZAKTA ÇOK YAKINSIN"
6789 Okunma.
18 Temmuz 2022
KARER YAYLASI
7327 Okunma.
12 Temmuz 2022
KARA MAHMUT
7341 Okunma.
04 Temmuz 2022
KİĞI'YA DAİR
7756 Okunma.
29 Haziran 2022
AYNI YERDE DURUYORUZ
7559 Okunma.
23 Haziran 2022
A KUŞAĞI
7647 Okunma.
08 Haziran 2022
Çapakçur' dan Bingöl 'e
8837 Okunma.
26 Nisan 2022
BİZİ YÖNETENLER VE ÇALIŞANLARA DAİR
11778 Okunma.
24 Mart 2022
SEVGİLİ KIZIM DOĞA SU
11604 Okunma.
Haber Yazılımı